Geleceğin Robotları BAU Robotics’de Yarıştı!

Bahçeşehir Üniversite tarafından düzenlenen BauRobotics Robot ve Proje Günleri farklı kategorilerde Türkiye’nin birçok şehrinden robotlara ev sahipliği yaptı. 150 robot kendi kategorilerinde yarışırken aynı zamanda da robot teknoloji ile ilgilenen ilkokul öğrencilerinden üniversite öğrencilerine kadar tüm gençler bir araya geldi. Bununla birlikte Serbest Proje, Arazi, Mini Sumo, Çizgi İzleyen, Drone olmak üzere 5 farklı kategorideki robotlar yarışmaya katılarak performanslarını sergiledi.

“ROBOTLAR JÜRİ PUANLAMASINDAN GEÇİYOR”

Etkinlikte yapay zekâ öncelikli olmak üzere savunma sanayi, silah sanayisi alanlarından da pek çok projenin yer aldığını ifade eden BAU Mekatronik Mühendisliği öğrencisi Arda Dizdaroğlu, etkinlik ile birlikte Türkiye’nin birçok yerinden gelen üniversite ve lise öğrencilerinin yaptıkları projeleri sunma olanağı bulduğunu söyleyerek, “Bugün BauRobotics etkinliğinde Türkiye’nin birçok üniversitesinden, teknik lisesinden arkadaşlarımız yaptıkları robotları sergiliyor ve aynı zamanda yarışıyorlar. Yarışma kategorilerimiz; Mini Sumo, Çizgi İzleyen, Drone, Arazi ve Serbest Kategori şeklinde. Mini Sumo ’da karşılıklı rakipler yarışıyor. Arazi ve Çizgi İzleyen ’de en kısa sürede pisti bitiren kazanıyor. Dronda ise en kısa sürede balonları patlatan kazanıyor. Bununla birlikte Serbest Kategori projelerin de ise ülke yararına yapılan teknik projeler jürilerimize sunuluyor. Jürilerimiz puanlama yaparak başarılı projeleri belirliyor” dedi.

150 ROBOT YARIŞTI

Yarışmanın süreci hakkında da bilgi veren Dizdaroğlu, “Yarışmamızın Bu sene 5. düzenledik. Yarışmaya 3200 katılımcı, 150 tane de robot ile kayıt yaptırdı. 2 gün süren olan etkinliğimizin birkaç ay öncesinden web sitemizden duyurusunu yaptık. Kategorilere göre kayıt formu açtık. Kayıt formları doldurularak etkenliğe başvuruları aldık. Kayıtları tek tek inceledik. Uygun olan projeleri bugün burada sergileme fırsatı bulduk. İncelediğim projelerde gerçekten Türkiye’nin teknolojide ne kadar ilerlediğini görüyoruz. Gelenekselleşen bu etkenliğimiz ile bu projelerin daha da gelişmiş hallerini göreceğimize inanıyorum” yorumlarında bulundu.

“GÖRME ENGELLİLER İÇİN YAPAY ZEKA DESTEKLİ GÖZ”

Görme Engelliler İçin Yapay Zekâ Destekli Göz projesini geliştiren Şevket Sakinç, “Görme engelliler için tasarladığım projede, yapay zekânın denetimde öğrenme algoritmaları kullanılıyor. Aynı zamanda projenin; kişi tanımlama, matris tabanlı kodları çözme, sisteme tanımlanan kişiyi tanıma gibi özellikleri mevcut” dedi.

Geliştirdiği sistemin işleyişi hakkında da açıklamalarda bulunan Sakinç, “Matris tabanlı kod üretildiği zaman toplu taşıma araçlarına, tabelalara ve duraklara QR Kod yapıştırıldığında sistem kodu algılayıp onun içeriğini çözerek kullanıcıya sesli bir şekilde söylüyor. Ayrıca bu sistem kıyafetler üzerine de uygulanabiliyor. Kıyafetlerde de bulunan QR Kod sayesinde sistem; kıyafetin rengini, fiyatını ve bedenini kullanıcıya söyleyebiliyor. Böylece kullanıcının tek başına alışveriş yapabilmesine olanak sağlanıyor. Aynı zamanda marketlerde bu sistem uygulanabiliyor. Geliştirilen kodlarla birlikte kullanıcı reyonları ve ürünleri tanıyabiliyor. Bu sayede ikinci bir kişiye ihtiyacı kalmıyor” dedi.

“GÜNEŞ ENERJİSİ İLE ŞARJ OLABİLİYOR!”

Sitemin güneş enerjisi ile şarj olduğuna da değinen Sakinç, “Sistem, şarj olabilmesi için birkaç devreden oluşuyor. Kit bir telefon büyüklünde olduğu için cepte ve elde taşınabilir. Ayrıca görme engellilerin kullandığı bastona monte edilebilecek şekilde olanaklara da sahip. Bununla birlikte proje hafif ve yenilenebilir teknolojiye uyumlu. Yani güneş enerjisi ile bile şarj olabiliyor. Sistem çalışırken bile şarj edebiliyor. Projemiz tamamen görme engellileri yormayacak biçimde tasarlandı. Bu nedenle kullanımında her hangi bir zorluk yok. Aynı zamanda global kamera desteği de mevcut. Dünyada bulunan herhangi bir kamera kite takıldığında sistem sürücü olmaksızın direkt onun kamera olduğunu algılayıp çalışmaya başlıyor. Bu da maliyeti çok ciddi düşürüyor” dedi.

Sistemin güvelik aşısından da çok önemli bir işlevi olduğunu belirten Sakinç, “Görme engellilerin kendilerini tehdit eden kimseleri polise bildirmeleri zordur. Çünkü bu bireyler kendilerini tehdit eden kişileri sesiyle tanımlayamazlar. Bu aşamada yaptığımız kitin üzerinde bir sitem oluşturduk. Bu sistem aktifleştirildiği zaman anlık olarak şüpheli kişinin fotoğrafını çekiyor. Bunu yaparken de tarih ve saat olarak kaydediyor. Bununla birlikte herhangi bir güvenlik görevlisine gidildiğinde kit bir ekrana bağlandığında şüpheli kişinin fotoğrafına ulaşılabiliyor. Dolayısıyla bu sayede görme engelli bireylerin güvenliği kontrol altına almış olunuyor” ifadelerinde bulundu.

ENGELLİ HAYVANLAR İÇİN TAŞIYICI ROBOT

Ön ya da arka ayakları olmayan engelli hayvanlar için kendi kendini dengeleyen taşıyıcı robotu 14 kişilik ekibiyle birlikte geliştiren Eskişehir Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi Hazırlık Sınıfı Öğrencisi Nisanur Çelik ise, “Okulumuzda yazılım ve kodlama dersleri görüyoruz. Bu dersleri öğrenirken de engelli hayvanlarımız için bir proje geliştirdik. Projemizde ön ve arka ayakları olmayan hayvanlar için otonom bir robot geliştirdik. Bu robotumuzla birlikte hayvanlarımıza daha konforlu, hareketli bir yaşam sunmayı umut ediyoruz” dedi.

Projenin manuel tekerleklere göre kendisini dengeleyebildiğini de belirten Çelik, “Robotumuzu kullanan hayvanlar koşup hareketli bir yaşam gerçekleştirebiliyor. Robotumuz konumuna göre eski hale dönebiliyor. Böylece eğer robotumuz bir yere çarparsa veya dışarıdan bir engel ile karşılaşırsa kendisini eski haline döndürerek hem hayvanı hem de kendisini korumuş oluyor” dedi.

Projeyi geliştirmelerindeki temel etkenin ne olduğunu da belirten Çelik, Bu projeyi geliştirmemizin nedeni barınağımızdan sahiplendiğimiz arka bacaklarında sinir sıkışması olan köpeğimiz Zıpzıp. Kendisi arka bacaklarındaki problemden dolayı rahat hareket edemiyor. Projeyi bu gibi havyalar için geliştirdik. Yarışmaya 14 kişi olarak katıldık. Robotumuz engelli hayvanlar için konforlu bir yaşam sağlıyor. Onlarında hayata katılmasını istiyoruz. Onlarında hayatta bir yeri olduğunu düşünüyoruz. Bu projeyle de ilk adımı atıyoruz. Projemizi geliştirip daha büyük kitlelere yayılmak istiyoruz” şeklinde konuştu.